Kuvve-i akliyenin ifrat mertebesi cerbezedir.
Bu cerbeze insanın dünyasını cehenneme çevirir...zulmün kaynağıdır..içsel çöküntünün sebebidir..
Kuvve-i akliyenin üç yönü vardır...
1-Tefrit = gabavet..ahmaklık yani...peki ahmak kimdir...ahmak aynı neticeleri gördüğü halde aynı şeyleri tekrar edendir..
2-İfradı = Cerbezedir..
3-Vasatı = hikmettir...
Cerbezenin tarifi =
Aldatıcı sözlerle kurnazlık etme...
Allah resülu buyuruyor ki ; Aldatan aldanandır..sanki önüne konulmayacağını zannediyor..
Hakikati gizlemektir..
Hak yöntemini kullanarak , batıla hizmet etmektir..
Kuvve-i akliyenin ifrad mertebesidir..
Tek şeyi görmek için odaklanmaktır...
Önceden karar vermektir...
Seyyiyeyi günahları eksikleri nakıslıkları sümbüllendirerek hasenatını boğmaktır..
Kişide tek şey görmek arzusunu kullanmaktır..
Yani insan mozaik insan olduğu halde insan küllidir camidir camiyul ezdaddır..cemul cemdir..insan..
ama körolası bu cerbeze iyi veya kötü , adamda sırf onu görmek istediğinden onun dışında hiçbir şeyini kabul etmiyor..
Artık onu döndüremezsiniz ... onu ikna edemezsiniz ..neyle olur...kastamonuda üstad hz leri buyuruyor ki ; insanda iki türlü nefis vardır..
1- Maddi nefs-i emmare
2- Manevi nefs-i emmare
Bunu manevi nefs-i emmare kullanıyor..
maddi nefs-i emmareyi durduran şeriattır..
Helal haram kavramıdır..bir insanın maddi nefs-i emmaresini durduran oruçtur zekattır hacdır zahiri şeriattır...bunlar maddi nefs-i emmareyi durdurur..duruyorsa bilinki bu maddi nefs-i emmare modundadır..bunun islahı mümkündür kolaydır..bu islah olur..
Maddi nefs-i emmareyi durduran eylemdir.
Manevi nefs-i emmareyi durduran ise eylemsizliktir..terklerdir...bunlar musibetler ve belalarla manev-i nefs-i emmare susar.
Cerbeze ehlini ancak musibetlerle hastalıklarla durdurulur ..
Cerbeze ilim yaparak bu dersleri anlatarak değil..
Bu ikinci nefs-i emmarede şuursuz kör hissiyat bulunduğu için, akıl ve kalbin sözlerini anlamıyor ve dinlemiyor ki, onlarla ıslah olsun ve kusurunu anlasın. Yalnız tokatlar ve elemler ile nefret edip veya tam bir fedailikle her hissini maksadına feda etsin. Ve Risale-i Nur'un erkânları gibi herşeyini, enaniyetini bıraksın.
Kastamonu - 233
Manevi nefs-i emmarenin dışa vuruşudur cerbeze..
. Yalnız tokatlar ve elemler ile nefret edip
Yani tokat yiyecek...
İbadetler ve ilim insanı yükseltir..
Elemler tokatlar musibetler hastalıklar adamı olgunlaştırır..
İlim , buğdayı ekmene vesile olur..
Musibet tokat elem ve hastalıklar ekmeği pişirir..fırındır..
En müdhiş maraz ve musibetimiz, cerbeze ve gurura istinad eden tenkiddir.
Tenkidi eğer insaf işletirse, hakikatı rendeçler.
Eğer gurur istihdam etse tahrib eder, parçalar.
Hutbe-i Şamiye - 140
Tenkidin sebebi cerbeze ve gururdur..
Maddi nefs-i emmare değil..
Nurcudur.
Takvalıdır.
Risalesini okur.
Cevşenini okur.
Derslere gider gayretlidir.
İbadetini yapar..
Bu maddi nefs-i emmarenin önüne geçti.
Manev-i nefs-i emmare yi neyle izale edilir..
Elemler ve tokatlarla ..
Hem de büyük işlerde yalnız kusurları gören cerbezelik ile aldanır veya aldatır. Cerbezenin şe'ni, bir seyyieyi sünbüllendirerek hasenata galib etmektir.
Meselâ şu aşiretin herbir ferdi, bir günde attığı balgamı, cerbeze ile vehmen tayy-ı mekân ederek birden bir şahısta tahayyül edip başka efradı ona kıyas ederek, o nazar ile baksa.. veyahut bir sene zarfında birisinden gelen rayiha-i keriheyi, cerbeze ile tayy-ı zaman tevehhümüyle, birden dakika-i vâhidede, o şahıstan sudûrunu tasavvur etse; acaba ne derece evvelki adam müstakzer, ikinci adam müteaffin olur? Hattâ hayal gözünü kapasa, vehim dahi burnunu tutsa mağaralarından kaçsalar, hakları var. Akıl onları tevbih etmeyecektir.
İşte şu cerbezenin tavr-ı acibi; zaman ve mekânda müteferrik şeyleri toplar, bir yapar. O siyah perde ile her şeyi temaşa eder. Hakikaten cerbeze, enva'ıyla garaibin makinesidir. Görünüyor ki, cerbeze-âlûd bir âşıkın nazarında umum kâinat birbirine muhabbet ile müncezib ve rakkasane hareket ediyor ve gülüşüyor. Çocuğunun vefatıyla matem tutan bir vâlidenin nazarında, umum kâinat hüzün-engizane ağlaşıyor. Herkes istediği ve haline münasib gördüğü meyveyi koparır.
Bu makamda size bir temsil îrad edeceğim. Meselâ: Sizden bir adam yalnız bir saat tenezzüh etmek üzere gayet müzeyyen ve müzehher bir bahçeye girse; nekaisten müberra olmak, cinan-ı cennetin mahsusatından ve her kemale bir noksanı karıştırmak, şu âlem-i kevn ü fesadın mukteziyatından olmakla şu bahçenin müteferrik köşelerinde de bazı pis ve murdar şeyler bulunduğu için -inhiraf-ı mizac sevki ve emriyle- yalnız o taaffünatı taharri ve o murdar şeylere idame-i nazar eder. Güya onda yalnız o var. Hülyanın hükmüyle fena hayal tevessü' ederek, o bostanı bir selhhane ve mezbele suretinde gösterdiğinden midesi bulanır ve istifrağ eder, kemal-i nefret ile kaçar. Acaba beşerin lezzet-i hayatını gussedar eden böyle bir hayale, hikmet ve maslahat rûy-i rıza gösterir mi?
Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen güzel rü'ya görür. Güzel rü'ya
Münazarat - 34
Sebeb-i ihtilaf, hâkim-i zalim olan cerbezedir. Fikr-i tenkid ve bedbînliğe istinad eden cerbeze, daima zalimdir.
Sünuhat - 83
ihtilafın sebebi cerbezedir..
Hodbin adam, hem hodgâm, hem hodendiş, hem bedbîn olduğundan bedbînlik cezası olarak nazarında pek fena bir memlekete düşer.
Sözler - 16
Demek memleket zihinde düşüncede...
Yani memlekete düşmüyor...nazarında oluşturduğu dünyasında pek fena bir memleket düşüyor...bedbin olduğu için herşeyi karamsar kötüye yoruyor..
Cerbeze nerden besleniyor..
1- Fikr-i tenkid
2- bedbinlik..
Fikir yoldur..fikir yoluyla diyor üstad..
mütemadiyen onun fikir yoluyla hayatına zulmetler veriyorlar.
Sözler - 145
Fikri tenkid...tenkid yolu...tenkid yoluyla bir adama giderseniz hiç hayır göremezsiniz onda..
Bir tencereye
1-fikri tenkid
2-bedbinliği
At bir tencereye karıştır...çıkan şey cerbezedir..daima zalimdir bu diyor...
Fikri tenkidin kaynağı = Taassub
Taassubun kaynağı = cehalet ve adem-i muhakeme...dir..
Cerbezeli adama karş nasıl davranacağız ?
Onun silahıyla ona mukabele etme...
Ona mukabele, o yalancı silâhla olmamalı, belki sıdk ve hak ile olmalı. Bir tane sıdk, bir harman yalanı yakar.
Sünuhat - 100
müteferrik kusurları cerbeze ile cem'edip, bir zaman-ı vâhidde bir şahs-ı vâhidden sudûrunu tevehhüm ederek şedid cezaya müstehak görür. Halbuki bu tarz, bir zulm-ü şediddir.
Divan-ı Örfi - 13
Yani vehim kuvvet veriyormuş cerbezeye..
En müdhiş maraz ve musibetimiz, cerbeze ve gurura istinad eden tenkiddir.
Hutbe-i Şamiye - 140
Hasan Akar...
Yorumlar
Yorum Yap