O'nun İmanına Hastayım..! - Vefa

nokta kadar ışık sızması mümkün olmayan ve hayatında hiç güneş ve güneşle alakadar ışığın hiçbir türüne rastgelmemiş hücredeki adamın durumu şudur ki;içeride hiçbir endişe duymaz.endişe duymaması onun için ışığın mutlak yokluğudur.aksi halde ruhu tarumar olacaktır.burdan hareketle her insanın içinde istikbale dair bir HİÇLİK ENDİŞESİ vardır.bu hiçlik endişesi kat'i gösteriyor ki dışarıda bir EBED alemi mevcut.

essalamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu .tetiklediğiniz ve 'içinden çıkan hal,seni içine alıyor' nevinden,aktifleşip içime sığmayan ve taşan ve 'taşmak' israf olduğundan vicdanen ve memnuniyeten ve hakaik-i imaniye adına payşacağım tefekkürümü sunmaktan şeref duyarım:'şirinler'in yokluğunu ispata çalışmak,birkaç cihetle varlığını ispat etmenin aynısıdır.1:yokluğunu ispat etmenin yegane şartı 'çıkış noktası' nı bulmak ve çıkış noktası da hayal olduğuna ve hayalde ancak kainattan etkilendiğine göre,enerji olarak onu çıkaranın beynindeki tahayyül kısmında mevcuttur.2.şirinleri ortaya çıkarabilecek olan hayalgücü obje ve subjelerinin kainatta var olması ve o obje ve subjeleri birleştirebilecek bir bilincin var olması dolayısıyla,dolaylı olarak şirinlerin kainattaki varlığı kaçınılmazdır.3.şirinlerin yokluğunu ispata çalışmak,ya şirinleri göstermekle,ya zıttını göstermekle olur.oysa birşeyin zıttını ispatlamak,o şeyin kendisini ispatlamanın aynısıdır.(siyahı ispatlamak,beyazı ispatlamaktır).

Saygı değer Hasan abimiz aklıma takılan bir soru var.Ben risaleleri lahikaları okusam üstadın deiği gibi namazlarımı kılıp tesbihatı yapsam herhangi bir cemaate girmeden yarın ahirette üstad beni talebeliğe kabul edermi banada şefaat edermi yoksa bir nur cemaati meşrebine girmek mi gerek. devamlı kaçırmadan derslerinizi izliyorum.ALLAH ebeden razı olsun sizlerden.

---ahıret yok dıyor yokluğa inanıyorsun peki bu endişen niye, yok dedığın şeyden endışe edıyorsan demekı varkı endişe edyorsun, malesef yok dedığın aleme gıdyorsun....