İman sayesinde

Maşallah güzel ifade etmişsiniz. Dersane yıllarımda, bazı gözlemlerim neticesinde, ben de bu tarz bir tespitte bulunmuştum.Tabi bu hanımlarımız ve beylerimiz için geçerli. Bazen öyle oluyor ki dersanelerde hizmete koşturuyoruz derken, beşeri cihette, mü'minde olmaması gereken durumlara girebiliyoruz. Taassuba düşebiliyor, kendimiz gibi olmayanları sert bir şekilde dışlayabiliyoruz. Evler unutuluyor, ya da dediğiniz gibi ilmi yükselişler ile aşağılara inebiliyoruz. Bu şeytanın sağdan vuruşu olsa gerek. Bu hadiseler neticesinde, herkesin ders çıkarabilmesi ve bu halete karşı uyanık kalabilmesi yerinde olacaktır kanaatindeyim.Rabbim tüm mümin kardeşlerimizin yuvasını cennetten bir köşe yapsın, göz aydınlığı eş ve evlatlar ihsan eylesin..

bir hocamın anlattığı bir hadiseyi aktarayım. kaynağını bilmiyorum, belki duymuşsunuzdur.. Sahabeden birisi, bir yolculuğa veya harbe giderken, hanımına sıkı sıkıya tembih eder. ben dönmeden evden dışarıya çıkmayacaksın.. hanım kabul eder ve beyini yolcu eder.. bir kaç gün sonra baban hasta oldu, gel diye haber gelir.. hanım sahabi peygamberimize haber gönderip, babasına gidip gitmemesi hakkında görüş sorar.. efendimiz sav eşinin sözünü tutsun diye cevap gönderir ve hanım hasta babasına gitmez.. bir kaç gün sonra tekrar haber gelir baban sekeratta gel diye. tekrar efendimize sav haber gönderir. gelen cevap yine kocasının sözünü tutması yönündedir. gitmez.. sonra baban vefat etti cenazesine gel diye haber gelir. yine haber yollanır, yine kocaya sadakat konusu işlenir... ve hanım babasını göremez.. babasını rüyasında görürler. cennet bahçelerinde hoş bi hayat içinde görürler.. ona derlerki, sen böyle güzel bi makamı kazanacak ne yaptınki buna mazhar oldun.. oda derki, yetiştirdiğim kızımın kocasına olan sadakatından dolayı Allah bu makamı nasib etti der. ....( baştada söylediğim gibi kaynağını bilmiyorum, sadece bi hoca anlatırken dinlemiştim)... hatice kardeşim bi erkeğin ahiretini kazanması bu zamanda çok şartları varken, bir hanımın cennete gitmesi için rivayet edilen şartlar bir elin beş parmağını geçmez... hatırlayabildiğim kadarıyla, namazını kılması, eşine itaat etmesi en başta gelen iki şarttır.. belki sizin okumalarınız bir bakıma sizin vartanız olmuş. nefis ve şeytan sağdan yaklaşıp, sizi eşinize karşı üstün gösterme çabası içinde olabilir. eşiniz sizin kadar okuyamıyor, dinleyemiyor ve yaşayamıyorsa biraz siz frene basarak bir süre okumalarınızı ciddi oranda azaltıp, dersleri dinlemekle yetinin...hatta kabul ederse eşinize güzellikle yaklaşarak, onunda dersleri dinlemesini tavsiye edebilirsiniz. evde eşler arasında asl olan huzur ve güzel geçimdir. siz bu kadar çok okumakla ve dinlemekle bir cihette bu vazife artık sizin üzerinize kalmış oluyor. . çok ilim sahibi olup huzursuzluk çıkarmaktansa, sade fakat huzurun menbaı olmaya çalışınız.. eşiniz sizden öyle memnun kalsınki, bir an önce eve gelmek için can atsın.. sizden öyle hoşnut olsunki daha cennete gitmeden siz onun hurisi olun..rabbim evinize aile saadeti versin..

S. A. Eşini efendisi olarak kabul eden her söylediğine cevap vermeyen yani cemkirmeyen , aileleri karşılaştırmayan (benimki şöyle zengin, kültürlü, hizmette diye), eşinin rızasını Allah rızası bilen, O'na hizmeti ibadet bilen, olur olmaz zaman sokağa çıkmayan (velev ders için olsun), bir hanım problem yaşamaz. ayrıca fazla kitap okunmuş. 10 sayfa okuyun tartışma biter

gıttım ve bana senın bıseyın yok dedı gonderdı

kardeşimiz,benzer bir tecrübemden anladığım kadarıyla; saydığınız bu kadar işler arasında çocuklarınıza da zaman ayırdığınızı farzedersek eşinize zaman ayırabildiğinize emin misiniz?eşiniz sizin bu kadar meşgul olmanızdan kendisini ihmal ettiğinizi düşünüp hafi bir buğzetme durumu yaşıyor olabilir.siz ise çok kudsi işler yapıyorsunuz ve haklısınız diye eşinizin açık gizli eleştirilerine kızıyorsunuz.bugün istisnalar hariç medrese ehli vakıflar günde 100 sayfa okumaz.ayrıcaa hedefi tutturmak için yüz sayfa okumaktansa sindirerek 10 dakika okumak bazılarımız için daha iyi olabilir.

Hatice kardeşim, Risalelerden hakiki istifade 26.sözün zeyli, Hatveler dersini hayata geçirince başlıyor... Bu dersi çok okuyun. 26 yaş henüz geç değil, inşallah değişmeniz ve nefsinizi terbiye etmeniz gerektiğine inanırsanız, hatveleri uygulayarak çok güzel ve zevkli bir hayat seyrine geçersiniz. Değişmemiz lazım..her an, her vesile ile daha doğruya gitmemiz lazım.

Söylediklerini yapıyor yine netice alamiyorsan artık doktora gitmen lazım.Ehline git ve ilaçlarını kullan..

cvp beklıyorum insallah benı galeye alırsınız

s.a hasan abi 26 yasındayım evlıyım ıkı tane once allahın sonra benım cocugum var allah kabul ederse rısaleı nur talebesıyım gunluk 100 sayfa rısale okuyorum tesbıhat hep yapıyorum gunluk cevsen okuyorum haftada en az 2 kere derslere gıdıyorum her gun 1 tane senın ders dınlıyorum ama gel gelelım esımle gecınemıyorum her gunumuz berbat sadece susamıyorum ve bunu kendımede yakıstıramıyorum sebebını bulamıyorum bana bı yol gostersenız tek sorunum bu ama en buyuk sorun cunku huzur olmayınca ınsan bı yere sıgamıyo allah razı olsun sımdıden

Allah (c.c.) razı olsun.