Emirdağ Lahikasi-247-257

Selamun aleykum.Bu yorumum yukardaki mevzularla ilgili değildir.Ancak belki sizlere teselli veren mutlu edici bir haber olur temennisiyle yazıyorum.Benim için inşiraha sebep oldu.Sizlerle paylaşayım istedim.Dün gece rüyamda RÜŞTÜ TAFRAL AĞABEYİ(R.H)ve Hasan Akar ağabeyimizi gördüm.Allah hayretsin.Amin.Ruyamda bulunduğumuz yer, sizlerin vazifeli olduğunuz medreseymiş.Bir binanın bodrum katında ikamet ediliyormuş.Rüştü ağabeyin genişçe bir salonun karşı köşesinde kendi odası gibi geceleri yalnız kaldığı özel bölümü varmış.O bölüm rüyada çok ilgimi çekiyordu.Yaklaştım ki bir de baktım yatağının baktığı odanın tavanında 15-20 metre cam gibi, şeffaf naylon gibi dışarıyı,yukarıdan çok net izleyebildiği bir pencere.Yanlız cam, yekpare bir cam,temiz ve net.Dışarıda çok büyük güzel bir ağaç ve dalları.Üzerinde sincap vari hayvanlar oynuyorlardı.Şöyle düşündüm ve ona imrendim,ne kadar güzel bir köşe,ne kadar huzurlu dedim kendi kendime.Rüştü ağabey güya her gece oradan yukarıdaki gökyüzünü,o geniş bahçeyi ve ağaçlarla ,hayvancıkları şefkatle ve huzurla izliyormuş.O arada medresenin salonunda diğer tarafında Hasan Ağabeyi gördüm ve ayakta anlaşılmaz birşeylerden bahsediyordu.Allah hayretsin.İnşaAllah Rüştü Ağabeyimiz kabrinde cennetteki makamını seyreyliyordur.Amin.

Hatta ben bir hatıra kitabında bir ağabeyin -Tahiri Ağabey ve Hulusi Ağabey- aktardığına göre Almanlar'a dua etmiş Üstad Hz. (r.a) -veya yenmesini arzu etmiş gibi bir ma'na- diye okumuştum. Çok şükür düsturları kısmen de olsa bildiğim için i'tibar etmedim, inanmadım. Hem şaşırdım hem de üzüldüm ki bunu okuyan gençler veya yeni kimseler, onu okuyup da Üstad Hz. (r.a) hakkında yanlış bilgileri kafalarına doldurmuş oluyor. Hele ki Dördüncü Mes'ele ortada iken böyle bir şeyi nasıl yazar veya iddia ederler, aklım almıyor. O yüzden ki Risale-i Nurlar'ı okumadan bu tür hatıraların okunmasının sakıncalı olduğunu düşünüyorum. Dediğiniz gibi ki, Kur'an'a ve Sünnet'e uymayan, Risale-i Nur düsturlarına aykırı ise, çöpe atılmalı. Hem dikkat de edilmeli. Selamet ile Hasan Ağabeyim.

İkinci Fark: Nurcular, üstadlarıyla içtima etmiyorlar ve etmeye de mecbur değiller. Kendilerini üstadlarıyla içtimaa mecburiyet hissetmiyorlar. Ders almak için beraber bulunmaya lüzum görmüyorlar. Belki koca bir memleket, bir dershane hükmünde. Risale-i Nur kitabları onların eline geçmekle, üstad yerine onlara bir ders verir. Herbir risale, bir Said hükmüne geçer. Hem ellerinden geldiği kadar ücretsiz istinsah ederler. Muhtaçlara mukabelesiz veriyorlar ki, okusunlar ve dinlesinler. Bu suretle büyük bir memleket bir medrese hükmünde oluyor. İhvan-ı Müslimîn ise: Umumî merkezlerinde mürşid ve reisleriyle görüşmek ve emirler ve dersler almak için ziyaretine giderler. Ve o umumî cem'iyetin şubelerinde de o büyük üstadla ve naibleriyle ve vekilleri hükmündeki zâtlarla yine görüşürler, ders alırlar, emir alırlar. Hem umumî merkezlerinde çıkan ceride ve mecellelerin fiatını verip alıp, onlardan ders alıyorlar. Tarihçe-i Hayat - 729

Risale-i Nurun imani mebhasları insana iman veriyor. Lahikaları da aksiyon harekette istikamet veriyor.

s.a..Bizim ölçümüz risale i nur dur.Ki Zübeyir abinin hayatı ortada..iftira yapılıyor abiye.Onun yanında 15 sene kalan abi sağ ve Rüştü Tafral abi..Silivride..buyurun sorun böyle birşey zübeyir abi demiş mi ? Ben Rüştü abının yanında 16 sene kaldım asla dememiş ve Zübeyir abiye iftıra ediyorlar ve kendilerine göre birşeyler de yazmışlar zübeyir abının notları imiş gibi arzularını ortaya koymuşlar..Bu kadar istemişti de çıkınca yeni asya yı yanında 1 tek gazete gören varmı?..Hep derim.HATIRALAR RİSALE-İ NUR A UYUYORSA KABUL EĞER HATIRALAR RİSALEYE UYMUYORSA DOĞRU ÇÖPE.. kardeşin hasan akar

Hasan Abi.. Lütfen Şu müşkülmü halletmeme yardımcı olur musunuz.. Gazete bahsinin geçtiği bir çok dersinizi dinledim. Gazete çıkaran kardeşlerimiz... Diyorlar ki : Zübeyr Abinin Tavsiyesi üzerine Gazete çıkarılıyor. Deniyor ki: Zübeyir abi "Keşke bir lahana yaprağı kadar gezetemiz olsa idi" demesinden hareketle gazete çıkarılmaya başlanmış. Deniliyor ki: Bu gayrın gazetesi değil Bizim gazetemiz... Bununla Risale-i Nur'un neşrinde hizmet ediyoruz. 1-Bütün gazeteler buna dahil mi? 2-Zübeyir Abi'nin gazete çıkarma gayreti ve isteği olmuş mudur 3-Zübeyir Abi bu sözü söylemiş ise; Üstadın bu bahsinden önce miydi. Lütfen Bu konuyu iyice tavzih eder misiniz.... Selam ve dua ile.... Allah'a emanet olunuz.