Cismaniyet -16 (Bendeki 'O'.. 'O'ndaki ben)..Enfüsidir..Ehlinedir..(4:12' lıktır)

Çok hoşuma geldiği için yayinliyorum.

Âyine "adem" olarak da alınırsa şu sırlar da çözülür: 1- İnsandaki ademlere örnek şunlardır: görmemek, bilmemek, işitmemek,anlamamak... İşte insan acz ve fakrıyla örneğin "göremediğinin" farkına varırsa, "görüyorum" demesindeki sırrın aslında "Basîr" olanın tecellisinden kaynaklandıgını anlar. Yani ademî olan bir fiilinde bir tecelli olmuştur ve göremeyen o insan artık görüyordur. Fakat insan aynadaki surete baktığında onun arkasındaki şeffaf yüzü yani ademini göremediği için kendini görür bilir (Allah Hz Musaya da konuşamayan bir ağaçtan tecelli etmemiş midir?) Zaten üstada da dikkat edilirse,örneğin inayet delilini sunarken, bu mevcudatın bizi tanıyamayacağı,bizim ihtiyaçlarımızı düşünemeyeceği vs.gibi onların ademleri üzerinden bizi bilen ve düşünen bir Zâtın oldugunu isbat eder. Yani ademe dikkat çekerek vücudu isbat eder. 2- insan, adem aynasını farkettiğinde şunu anlar: Benim "görememem" üzerinde tecellî eden bir "Zâtın görmesi" benim görmem gibi olamaz yani "heme ost olmaz".(Gerçi bu "vücud" noktasında söylenmiş bir sözdür.) Çünkü ortada sonsuz bir adem vardır ve adem üzerinden gelen bir tecelli ancak O'nun tecellisinden birazcık haber verir; yoksa aslından haber vermez.Çizdiğiniz ayna ve kagıttaki güneş tecellileri de böyledir, herhalde. 3-Adem aynası şuna da yardım eder:Mevcudât ne zaman bu renk "benim değil" diyerek günese yansıttıgında yani hangi renk konusunda ademini kabullendi ise işte o zaman o renk onun oluyo. Yani gül kırmızıyı güneşe teslim ettiği için rengi kırmızı oluyor. İşte insan da eneye vücud rengini vermeden kendindeki tecellileri O'na verirse ki ene zaten vahidi kıyasi için yaratılmış o zaman... 4-Başka bir konu da şudur:Ondaki ben, Allah'ın ilminde olan benin hakikatimdir yani ayân-sabitemdir. 5-Kitaba bakamadım henüz ama A.Badıllı abinin kitabından okuduğunuz yerle ilgili şu his kalmış bende: "sanki orada insanın yaşadıgı bir zorluğa işaret var.Yanlış olabilir ama neticede tüm mevcudâtı arkamıza alarak Rabbimize ulaşmak zor. Ulaşmak ancak vahidiyet içindeki ehadiyet tecellisini görmek iledirr; yani herşeyin yanında olanın aynı zamanda benim yanımda da hâzır ve nâzır oldugunu bilmek veya görmek iledir. Yanlış olabilir endişesiyle yayınlamazsanız sevinirim.Bir de videoları seyretmeye çok fırsatım olmadığı için başka derslerde bunlar konuşuldu ise hakkınızı helal ediniz, kardeşler